Çıktım Belen Kahvesi'ne baktım ovaya,
baktım ovaya,
Bay Mustafa çağırdı, dama oynamaya.
Ormancı da gelir gelmez, yıkar masayı,
yıkar masayı,
söz anlamaz ormancı, çekmiş kafayı.
Aman ormancı, canım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı.
Aman ormancı, canım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı.
Köyümüzün suları da hoştur içmeye,
hoştur içmeye,
Üstünde köprüsü var, gelip geçmeye.
sevdiğimi vurdular hiç mi hiç yere,
hiç mi hiç yere,
Yazık ettin ormancı, köyün iki gencine
Aman ormancı, canım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı.
Aman ormancı, canım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı.