Bu ara hep tedirginim,
bir pencerenin aç şını
bekliyorum şimdi
arkandan gideyim
ya da parçalanayım diye
üzgün kaldırımlarda,
içeri hava ve güneş
ışığı bırakan pencere.
Kalktım pencereyi açtım.
Şu sıkınt hava dağılsın.
Pencereye dayanmış da
bakıyorum habire gömülen zamana?
Birden,
ardına kadar açık pencerelerden
beline kadar sarkar,
Hasret...ve GURBET......
Evin içinde uçsam
Kapılara duvarlara çarparım…
Ama sen yüreğime, ruhuma
hep uzaksın....
Gurbet bana zor geliyor,
ben burda tek başıma kaldım
Annem....Canım Annem....
Ortalık karardıktan sonra
pencereden yıldızları izliyorum.
Umut etmiyorum,kızmıyorum, üzülmüyorum.
Sadece h a t ı r l ı y o r u m.
Bu pencerenin ardındaki karanlıkta
bir çiçeği dalından koparır gibiler
dinle,
duyuyor musun....?
Birden pencere açılacak
annem beni çağıracak diye,
hep kendimi avutuyorum.
Bir peri gibi görünüp
kaybolsun perdelerde.
Pencereden bir hayal gibi gözüksün.
Soğuk zannetsin.
İçi titresin benim gibi.
Titrek bir mum ışığı kadar mahzun,
yarısı kapalı bir pencereden
geliyor bir türkü.....
Sanki Annem gel,
gel diye sesleniyor bana....