Kapıcı kardeş;
Sana zahmet, bütün gazeteleri bul bana.
Yok, siyaset falan umurumda değil,
gidişata zaten karnım tok..
Oysa her gece bıçaklıyor beni bu anılar.
Hiçbir gazetede tek satır bahseden yok..
Ressam kardeş;
Ölümün rengini boyadın mı hiç?
Kara, topraktan kara mıdır?
Ak, kefenden ak mı?
Kapıyı çalacakmış kadar yakın,
Piyangodan çıkacakmış kadar uzak mı?
Şair kardeş;
Fazla bir imgen var mı ödünç verecek?
Duyunca dil kurusun, dudak çatlasın.
Bu benim hicranımı bine katlasın..
Öyle bir etki yaratsın ki o zalimde,
Havai fişekler gibi tepesinde patlasın!
Kemancı kardeş; sen dur kardeş.
Hasretin makamında gezin biraz,
Muhayyer ile kür dibinin kıyısında,
Hicazın orda bir yerdedir..
Çıldırana kadar çal,
teller kopuncaya kadar çal
Cancağızım çok derin kederdedir..
Barmen kardeş;
Her şeyi unutturacak bir zıkkımın varmı?
Şöyle manda deviren cinsinden..
Daha da beterinden, köpek öldüreninden,
Ah sevdiğim herkes bindi o meçhul gemiye
Bense hep korktum
son anda atladım gemiden..
Tetikçi kardeş;
Kalbi tam ortasından vuracağına
emin misin?
Kim için çırpındığına bakmadan,
İçindeki cevahiri hiç ipine takmadan,
Gez göz arpacığın ince hesabıyla,
Abanarak tetiğe,
kirpiğini bile oynatmadan..
Mezarcı kardeş;
Bir çukur da bana kaz elin degmişken.
Ah, hiçine harcadım güzelim yılları
hiçine!
Hiçine harcadım ben bu sevdaları hiçine!
Belki bu akşam, gelip uzanabilirim içine